Travma ve Krize Müdahale

Travmatik kriz nedir? Yaşam içerisinde kimi zaman olumsuz durumlarla karşılaşılabilmektedir. Ani gelişen ve beklenmedik durumlara karşı öngörülebilen kadarıyla baş etme ya da uyum sağlama yollarına başvurulur. Günlük yaşam rutini dışında yer alan ve ani bir biçimde gelişen durumlar yaşanabilmektedir. Bu noktada travma ve krize müdahale konuları oldukça önemlidir.

Çeşitli krizlerin başında gelen sel, kasırga ve deprem gibi doğal afetler; doğalgaz patlaması, yangın, trafik ya da uçak kazası gibi belirli olaylar ve pek çok olumsuz durumun kaynağı olan savaş gibi suçlar bu tarz olayların başında gelir.

Tabii ki bunların dışında travmatik kriz olarak adlandırılan başka olaylar da mevcuttur. Bir insanın belirli bir olay ile karşılaştığı durumda; tehditle karşı karşıya kaldığı ve fiziksel bir zarara maruz kalma durumu olmuş ya da böyle bir duruma tanık olunmuşsa buna bağlı olarak insani duygular ile dehşet, çaresizlik ve korku hissedilebilir. Bu tarz durumların krize bağlı travmatik etkili olduğu bilinmektedir.

Krize Müdahale Eylem Planı

Krize müdahale eylem planı dahilinde incelenebilecek pek çok konu vardır. Travmatik olaylar zaman zaman karşılaşılan durumlar olmakla birlikte sosyal, zihinsel ve fiziksel tepkiler oluşturmaktadır. Bu tepkilerin birçoğu normal boyuttadır. Kimi insanlarda kısa sürede geçebilen tepkiler kimilerinde travma sonrası stres bozukluğu ya da depresyon gibi durumlara yol açabilmektedir.

Travmatik bir olay her koşulda duygusal ya da ruhsal sorunların nedeni durumunda değildir. Kimi zaman tetikleyici durumunda da olabilmektedir. Kişilerde bulunan zayıf noktaların travma ile tetiklenmesi ile daha farklı sorunlara yol açabilmektedir.

Krize müdahale yaklaşımında; amaç bir anda ortaya çıkmış olan ve güven, hoşnutluk durumu, sosyal kimliği ve psikolojiye tehdit eden durumlara karşı iyileştirici uygulamalar amaçlanır. Bu kriz durumlarında süreç genel olarak 4 dönemde ifade edilir.

  • Birinci dönemde şok aşamasının mevcut olduğu görülür. Travmatik duruma maruz kalan kişinin mümkün olduğunca gerçeklerden uzak durma eğilimi olur.
  • Alana müdahale travması nedir gibi başlıklar altında ayrı ayrı incelenen konu dahilinde özellikle dışarıdan bakıldığı zaman her şey yolundaymış gibi bir izlenim oluşur. Ancak iç dünyada pek çok şeyin karmaşık olduğu gözlenir. Kişilerin acil durum bölgelerine müdahale ederken yaşadıkları şoka benzer bir sürece işaret eder.
  • Bu anlamda ikinci aşama tepki dönemidir. Belli travmaya maruz kalmış olan kişi bir süre sonra gerçekle yüzleşmek durumunda kalır. Bu durumda ise kişilik yapısının korunması adına savunma mekanizmaları devreye sokulur.
  • Duruma uyum sağlama çabaları bu evrede görülür. Yaygın olarak gözlenen savunma mekanizmalarının temeli inkar etme, rasyonalizasyon ya da bastırma olmaktadır. Bu aşamada belirgin şekilde yıkıcı davranış ya da eğilimler ve gözlenebilir.
  • Üçüncü dönem olarak kabul edilen ve uzaklaşma çabasını içeren süreçte kişinin maruz kaldığı şoktan yavaş yavaş kurtulma çabası kendini gösterir. Kişi hayata dair umutlar beslemeye ve geleceğe yönelik planlar yapmaya başlar.
  • Travma döneminin dördüncüsü ve sonuncusu kabul edilen süreçte yeniden uyum devreye girer. Travmanın ardından yaşanan depresyon eğilimi ve moral bozukluğundan uzaklaşarak tekrar benlik saygısına kavuşma söz konusu olur. Kişi bu süreç içerisinde hayata tutunma yeni ilişkiler kurarak onları devam ettirme gibi eğilimler gösterir.

Gelişimsel kriz nedir  gibi sorularla sıklık ve gündeme gelen bir başka konu da travmatik krizin aksine ani bir şekilde değil; yaşam içerisinde gelişen krizleri ifade eder. Her durumda travma yaşayan kişiler için profesyonel destek alınması oldukça önemlidir.

All Team Members